info@leafitsaglik.com

Pazartesi - Cumartesi 10.00 - 19.00

kahvaltı etmek zorunda mıyız

Yıllardır alışılagelmiş cümlelerden biri olan “Kahvaltı günün en önemli öğünüdür” cümlesi, son dönemlerde kuşkulu bir duruma gelmeye başladı. Hem yaşam düzeni hem de popüler kültürün etkisiyle kahvaltıya yönelik olumlu fikirleri gölgede bırakan yeni fikirler bilim dünyasında da araştırma odağı haline geldi. Yapılan araştırmalar incelendiğinde oluşan yeni fikirlerin bazılarının doğruluk payı artıyor gibi dursa da klasik fikirler daha güçlü kaynaklara dayanıyor. “Peki, kahvaltı etmek zorunda mıyız?” “Araştırmalar ne diyor?” gelin yakından bakalım.

Kahvaltı Etmenin Kilo Kontrolü Üzerindeki Etkisi

“Güne besleyici bir kahvaltı ile başlamak sağlıklı beslenme alışkanlıkların temelini oluşturur.” Bu herkes tarafından bilinen fikrin doğruluğu yapılan çalışmalar ile de gösteriliyor. Uyandıktan sonra bir saat içerisinde yapılan kahvaltıların, gün içerisindeki yemek ve porsiyon kontrolü sağlamada, atıştırmalık ihtiyacını ortadan kaldırmada veya minimuma indirmede, gece atıştırmalık ihtiyacının önüne geçmede oldukça büyük bir etkisi bulunuyor. Kahvaltıyı atlamanın ve yemek yemeye geç başlamanın yağ yakımını arttırma etkisi olduğu biliniyor ancak bu durumun vücutta inflamasyon oluşum riskini arttırabileceğine yönelik çalışmalar yer alıyor. Aralıklı oruç (IF) diyetinde belirli bir saate kadar aç kalınması ve kahvaltının atlanılması fikri bu noktada bir soru işareti oluşturabiliyor. Ancak burada da gündeme diyetin sürdürülebilir olması devreye giriyor. Sağlık profili IF’e uygun ve IF beslenme şeklinin tüm getirilerine uyum sağlayabilen kişiler için farklı başlıklar açılabiliyor. Klasik beslenme şekilleri ele alındığında ve genel olarak incelendiğinde ise kahvaltı yapmanın veya yapmamanın kilo vermede herhangi bir farkı bulunmuyor. Gün içerisindeki tokluğu sağlamak adına ise özellikle kilo verme diyetlerinde kahvaltı olması öneriliyor.

TİP 2 Diyabet Riski İle İlişkisi

Sabah sağlıklı karbonhidrat kaynakları ve protein içeren bir kahvaltının gün içerisindeki açlık kan şekerini dengelediğine yönelik çalışma sonuçları bulunuyor. 96.000 kişi üzerinde yapılan bir çalışmada kahvaltı ile güne başlayan kişilerin Tip 2 diyabet olma risklerinin daha az olduğu görünüyor. Bunun temelinde gün içerisindeki kan şekeri dengesinin sağlanmasının yer aldığı düşünülüyor. Doyurucu ve besleyici bir kahvaltı ile güne başlandığında açlık hissiyatının daha rahat kontrol edilebilmesi de yine kan şekerinden kaynaklı oluşuyor. Bunlarla bağlantı olarak kahvaltı yapmak, kişileri kalp hastalıklarına karşı koruyabiliyor.

Sürdürülebilir Beslenme Ve Öğün Düzeni Arasındaki Bağ

Sağlıklı beslenme alışkanlığının benimsenmesinde açlık hissiyle başa çıkabilmek oldukça önemli bir kısmı oluşturur. Güne doyurucu bir kahvaltı ile başlanan ve ardından sağlıklı öğünleri tercih ederek uygulanan bir beslenme şekli tokluk hissinin olması gerektiği şekilde sağlanabilmesinde rol alır. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir beslenme programı için uygulanabilirliği kolay ve kişiyi rahat hissettiren beslenme alışkanlıkları benimsenmelidir. Bu noktada güne kahvaltı ile başlama alışkanlığı uzun vadede sürdürülebilir bir beslenme şeklinin temelini oluşturur. Tüm bunlarla birlikte kahvaltı yapmak sabah ihtiyacımız olan enerjiyi almamızı ve güne daha dinç bir şekilde başlamamızı sağlar. Böylece gün boyunca moral ve motivasyonumuzun da yüksek kalmasına yardımcı olur.

Kahvaltı yapmak bir zorunluluk olarak düşünülmemelidir. Ancak yapılan çalışmalar güne kahvaltıyla başlamanın sağlık üzerinde çeşitli yönde olumlu etkisi olduğunu göstermektedir. Bu noktada bizler de oluşturduğumuz beslenme programlarında kahvaltıya yer vermeyi önemsiyoruz. Güne her besin grubunu içeren sağlıklı tabaklarla başlamayı hem kendi hem de danışanlarımızın yaşamlarının bir parçası haline getiriyoruz.

Blog’dan En Son Haberler

Yorum yapın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir